9. Gün:
Mayamız artık neredeyse hazır… Son olarak yarın da aynı işlemi yaptıktan sonra gönül rahatlığı ile kullanabiliriz…
Bugün yine mayamızı “fazlası ziyan olmasın diye” ölçüleri az tutarak devam ediyoruz…
Mayamızın üstü nisbeten ince bir kabuk tutmuş. Çünkü kabaran maya peçeteye değmeden söndüğü için kurumaya fırsat bulamamıştır. Kabuk mayanın üzerinde ama öyle sert bir durumda değil!
Gerçekte “Mayamız Ekmek yapmaya artık hazır!” olsa da, biz gerçek ekmek elde edebilmek için 2 gün daha bekleyeceğiz…
Bu aşamada ekmek deneerseniz sonuçtan memnun kalmazsınız; mayanın artan kısımlarını ise değişik şekillerde (hazır mayalı eklmekelere ilave olarak olabilir) kullanabilirsiniz..
Mayanın kabuğunu kaldırıp, ihtiyacımız olan 2 kaşık ucu kadar miktarını temiz bir kaseye alıp, geri kalanını istediğimiz gibi değerlendirebiliriz ama sakın ekmek yapmayın!
Mayanın tadı, beslemezden önce bayağı bir asidik olmalı. Sirkeden ziyade limon ekşiliğine yakın. Bu ekşilik mayayı besleme sırasında kendisini gösteriyor. Mayanın kabarma sürecinde bu ekşiliği bulamazsınız. Eğer tadına bakarsanız, bu dili buran asitliği hissedebilirsiniz. Lakin tadı henüz aradığımız maya tadında değil. Kokusu ise “gerçek maya” gibi… Bugün de mayamızı beslemeye başlayabiliriz…
Malzemeler:
- 15 gr Tam Buğday Unu (Tercihen Organik ve Taş Değirmen Çekimi)
- 15 gr Beyaz Un (Tercihen Protein Oranı %10 ve üzeri ; olabildiğince sarı renkli mümkünse organik ve taş değirmen unu)
- 30 gr İçme Suyu (%100 Su Oranı)
Besleme:
- Mayamız nisbeten ince bir kabuk tutmuş olmalı, peçeteye değecek kadar kabarmadığı için sert bir kabuk tutamamış; mayanın yüzeyinde daha ince bir tabaka halinde kalmıştır…
- Kasenin altından mayanın göz göz olduğunu görebiliyoruz. Kabuğu bir kaşık yardımıyla mayadan ayırmamız lâzım… Metal kaşık da olabilir ama elimizi artık kesinlikle değdirmiyoruz!…
- Temiz başka bir kasede çalışmakta fayda var. Bu nedenle, mayayı karıştırdıktan sonra 2 kaşık ucu kadar alıp, temiz başka bir kaseye koyalım…
- Üzerine 30 gr İçme Suyunu ilave edip, iyice maya çözülene kadar karıştıralım…
- 15 gr Tam Buğday + 15 gr Beyaz Un (%50+/%50) karışımını sıvı haldeki mayanın üzerine boşaltıp, hiç kuru yer kalmayana kadar kaşıkla karıştırıyoruz…
- Bu karışımı isterseniz de daha küçük ve temiz bir kaseye alabiliriz. İsterseniz de kenarlarını iyice kaşıkla sıyırıp da devam edebiliriz.
- Mayamız artık neredeyse hazır olduğu ve 3 katı kadar kabarabileceği durumunu göz önünde bulundurarak, kasenin 1/3 kısmını geçmeyecek şekilde dolduruyoruz…
- Kasenin üzerini yine bir kağıt havlu veya peçete ile (pamuklu bir mutfak bezi de olur) kapatıyoruz.
- Yine fırınımızın içerisine 24 saat bekletmek üzere alıyoruz. Amacımız sabit ısıda muhafaza etmek. Fırının ışığını açmayı unutmayalım!…
- Bu süre içerisinde kabaracağı için, her türlü ihtimale karşı mayamızın altına bir de tabak/tepsi koyalım…
Mayamız artık kendine gelmeye başlayacak ve kendisine verdiğimiz yeni gıdalarla semirilecektir. Bize düşen görev tam 24 saat beklemek…
Not: Hergün aynı saatte beslemeye gayret edelim. En uygun zaman sabah erken saatlerdir. Olmazsa hergün aynı saatte müsait olacanız bir zamanı seçiniz!
Önemli Hatırlatma: Mayamızın arta kalan kısımlarını farklı şekillerde değerlendirebiliriz… Çok ekşi olduğunu göz önünde bulundurmanız lâzım…
Yarın görüşmek üzere…
Selamlar… Sevgiler…
Merhaba sürekli kötü koku ve kabuk tane bahşedilmiş bunlar olmadı misss gibi un kokuyor üzerine su birikti içine karıştırıp devam ettim 10 değil 25 30 gün sonra kullanılır diye biliyorum sizin görüşünezaketiniz nedir
Merhaba…
En geç 10 günde mayanız hazır olur. Bunu benim tarifimi uygulayan yüzlerce kişi test etmiştir…
Bahsedilen aşamaları siz yaşamıyorsanız, un kaynaklı olabilir. Unu değiştirip deneyebilirsiniz. Bu mümkün değilse işiniz zor ama su miktarını biraz azaltıp denemeye devam edebilirsiniz. Isı yeterli değilse mayalanma oluşmayacaktır. Bu duruma özellikle dikkat etmeniz gerekir…
Selamlar…